Ve Bir haftalık cennet dönemi bitiyor. İstanbul’a, evime geri dönüyorum. Saçlarım kızıla dönmüş. Hayata dönmek için ufak bir tatil yaptığımı düşünüyor çocuklar. Gerçekten öyle. Artık bambaşka bir Günseli var! Güzelliğime güzellik katıp, yoluma ilerleyeceğim bundan sonra. Bodrum’dan çocuklara güzel güzel hediyeler almışım. Kızıma güzel elbiseler, iç çamaşırları. Oğluma da güzel hediyeler.
Bir haftayı
çocuklarımla geçirmeyi düşünüyorum ki, kızım,
“Anneciğim, arkadaşlarla plan yaptık ta biz. Babam izin verdi.
Üç gün Mersin’e gidebilir miyim, Aysu’ların yazlığına?”
diyor. Durup biraz düşünüyorum. Babası izin vermiş. Zaten Aysu
en yakın arkadaşı. Kızım, “Merak etme anne, Aysu’nun
annesi babası da bizle olacak. Bizimle ilgilenecekler!” diyor.
Bir arayıp
Aysu’yla ve annesiyle konuşuyorum. İzin veriyorum. Kızım 2
gün sonra yola çıkacak. Zaten Aysu’lar Mersin’de. 2 gün sonra
uğurluyorum kızımı. Telefonda konuşurken Fatih’e
anlattığımda, Fatih, “Kızı otobüste süründürmeseydin
Mersin’e kadar, uçakla Adana’ya yollar, ordan Mersin’e geçirirdik...” diyor.
Ama ben Fatih’in aileme bu denli karışmasını istemiyorum. O
da saygı gösteriyor, “Peki!” diyor.
Kızım varıyor ertesi gün sabahı Mersin’e. Arıyor beni.
Ben de, “Tamam aşkım, selam söyle!” diyorum. Genç kız...
Oğlum geliyor içeriye. “Anne, ben Arda’nın yanına gidiyorum,
gezeceğiz biraz...” diyor. “Oğlum, paran var mı?” diye
soruyorum. “Var anneciğim, merak etme!” diyor. Çıkıyor
oğlan. Gene yalnız kalıyorum evde. Ama rahatım, mutluyum. Oğlumun
laptopunu alıyorum. Gene Chate giriyorum. Chatte üç beş abazayla
fantaziler yapıyoruz. Akşama doğru kapatıyorum. Akşam
da zaten oğlan geliyor. Arda yanında. “Merhaba Günseli abla!” diyor
öpüyor beni. Arda oğlumun en yakın arkadaşı. Eskorta
gittiği arkadaşı aynı zamanda. “Hoşgeldiniz
canlarım!” diyorum. Mutfağa geçip yemek hazırlıyorum. Arda
17 yaşında bir delikanlı. Benim oğlanla yaşıt.
Çok yakışıklı kerata.
Yemekten sonra
çocuklar geçiyor odaya. Kapıyı da kapattırıyor Arda’ya
benim oğlan. Anlıyorum, gülüyorum. Kesin Porno izleyecekler diyorum.
VE AKLIMA GELİYOR! İnternetin geçmişini silmeyi unuttum. Geçmişe
bakarlar mı ki ya? Eyvah eyvah diyorum. Oğlan sorun değil, o da
giriyor da Chat sitelerine. Ama Arda... O öğrenirse... falan diye
düşünüyorum. Kalkıp içeri gidiyorum, belki alırım laptopu
diye. Kapı kapalı. Kapıyı tıklatmam lazım, ama ne
diye isteyeceğim laptopu? Kapının buzlu camına biraz gölge
vuruyor ve oğlanın gölgesinden pencere kenarında olduğunu
anlıyorum. Ne yapıyor ki diye düşünüyorum. Ses yok. Buzlu camdan
görünmemek için eğiliyorum. Anahtar deliğinden bakıyorum
içeriye. Ve evet. Oğlan sigara içiyor pencereden sarkarak. Arda benim görüş
mesafemde değil. Sonra benim oğlan dönüyor Arda’ya, “Hadi lan!”
diyor. Arda hafifçe, “Geliyor kanka, ıhhh!” diyor. Sanırım 31
çekiyor. Sonra Arda kalkıyor. Peçeteyi pencereden aşağıya
atıyor. Ve sigara yakıyor. O içerken benim oğlan
başlıyor 31 çekmeye. Daha fazla durmuyorum, kalkıyorum. Yok
canım, kesin bakmadılar internet geçmişine diye
düşünüyorum.
Salonda biraz daha TV izleyip, sonra kapıyı tıklayıp
çocukların odasına giriyorum. Çocuklar hiçbirşey
olmamış gibi Playstationda oyun oynuyorlar. “Yatıyorum ben aslan
parçaları!” diyorum. Odama geçiyorum. Üstüme, Bodrum’dan
aldığım saten geceliği giyiyorum. Altıma külot giysem
mi? Arda olmasa giymem de, Arda evde. Giyiyorum. Ve yatıyorum. Kapım
kapalı. Herhangi bir frikik vermemek için. Uyumaya dalmadan, “Iaaaaah!”
diye bir kadın inlemesi duyuyorum. İkisi de gülüyor. Arda, “Kapat lan
gerizekalı!” diyor. Porno açmışlar kesin. Gülüyorum. Ve
uyuyorum...
Gece çişim geliyor. Uyanıyorum. Gece saat 03:00 gibi. Çişimi
yapmadan önce bir bardak su içeyim diyorum, sonra çişimi yaptıktan
sonra tekrar gitmeyeyim diye. Suyu içiyorum. Peçete stoğumuzun
yarısı gitmiş. 31’ci keratalar. Ne olacak, normal şeyler.
İkisi de genç, ee ne yapacaklar? Tabiki porno izleyip, 31 çekecekler. Ama
izledikleri pornolar önemli. Yani iğrenç iğrenç şeyler izlememeliler.
Babası konuşuyordur herhalde oğlanla. Çünkü bir kere 'Shemale'
kategorisi izlemiş gerizekalı. Geçmişten gördüm. Babasına
söyledim, (Ben konuşurum oğlanla!) demişti. Gözüm salondaki
masanın üstünde duran laptopa ilişiyor. Önce tuvalete gidiyorum,
işiyorum. Sonra odama geçiyorum. Uykum kaçtı zaten. Kalkıyorum
gidiyorum salondan laptopu alıyorum, odama geliyorum.
Açıyorum laptopu.
Hemen internetin geçmiş sayfalarına giriyorum. Çeşitli porno
siteleri. Oğlanlar baya bir izlemişler. Genç kız videoları,
“Teen!” yani. Grup seksler. Gangbang'lar. Amatör Türk kadınları sayfaları.
Hepsine girmişler. 'Karşıdan yükle' bölümüne bakıyorum. Ya
bu çocuklar gerizekalı mı? Silmemişler hiçbir şeyi. Birçok
amatör Türk kadınının resimleri indirilmiş. Hatta
klasörlenmiş. Biraz daha karıştırıp, gizlediği
klasörü buluyorum. Bakıyorum, indirilen kadınların
fotoğraflarına. Aslında içimdeki düşünce, aralarında
benim fotolarım var mı diye. Kim bilir, belki müşterilerimden
biri koymuştur fotoğraflarımı. Ama yok. Gerçi batkılarımda
yok. En az 1500-2000 fotoğraf indirilmiş. Aslı, Ayşe,
Belma, Belgin... Evli orospu, Favori... Hepsi klasörlenmiş.
Kapatıyorum.
Sonra yan
odanın kapısı açılıyor. Arda işemeye gidiyor. Ben
de odamdan çıkıyorum, ama Arda’yı klozete işerken
görüyorum. Hiç sesimi çıkarmadan salondaki masaya bırakıyorum
laptopu tekrar. Arda sifonu çekiyor. Ve kapıyı aralıyor. Niye
araladı ki kapıyı? İşemesi de bitti. Biraz sonra,
banyomuzdaki bir çekmecenin açıldığını duyuyorum.
İyice merak ediyorum. Aslında aklıma da gelmiyor değil.
Yavaşça aralık kapıdan bakıyorum banyoya. Kirli iç
çamaşırların içinde Arda’nın eli! Ne yapıyor bu salak!
Sinirleniyorum. Ama kendimi izlemekten de alıkoyamıyorum. Ve tahmin
ettiğim şey...
Beyaz, lekeli
külodum Arda’nın burnunda. Kokluyor. İçine çekiyor külodumun
kokusunu. Lekeli, iğrenç, ama Arda halinden çok memnun. Bırakıyor
geri sepete. Ben iyice gizleniyorım. Sonra sütyeni alıyor. Ama sütyen
benim değil. Benim memelerim o kadar küçük değil.
Kızımın. Sütyeni kokluyor. Ve beyaz külodumu alıyor, sikini
çıkarıyor. Yaşına göre çok uzun bir yarak. Yaklaşık
17-18 cm. Ve o yarak, benim külodumun am bölgesinde. Sürtüyor, sürtüyor.
Sürttükçe gözleri kayıyor. Eline siyah sütyeni alıyor, onu kokluyor.
Tam meme ucunun geldiği kısmını yalıyor. Çok
sinirleniyorum! Ama o daha çok genç. Ergen. Aklı fikri karıda
kızda. Gidip yatağıma yatıyorum. Birazda
heyecanlanmışım. Heyecandan, sinirden,
şaşkınlıktan uyuyamıyorum. Sabaha karşı, gün
ağardıktan sonra uyuyorum ancak.
Öğlen saat
11:00 gibi uyanıyorum. Oğlanlar halen uyuyorlar. Arda
oğlanın odasında, oğlan oturma odasında uyumuş.
Önce Arda’yı uyandırıyorum, “Arda, hadi kalk. Öğlen oldu
canım!” diyorum. Birkaç saat önce Arda benim külotlarımı
koklamıştı! Yalamıştı! Ama garip bir şefkat
var içimde. Arda uyanıyor. Sabah ereksiyonu, yarağı dimdik. Anlamayım
diye pikeyi iyice üstüne çekiyor, “Günaydın Günseli Abla!” diyor.
“Günaydın canım, hadi kalk!” diyorum.
Sonra oğlan uyanıyor. Çocuklara güzel bir kahvaltı
hazırlıyorum. Sonra evden çıkmam gerekiyor,
alışveriş yapmam lazım, yiyecek içecek almam lazım.
Odama geçip, soyunuyorum. Külodumu çıkarıyorum, yerine beyaz bir külot
giyiyorum. Ahmet’e sikilmeye giderkenki, pembe önden fermuarlı Sweatimi
giyiyorum. Altına ise rahatlığından asla
vazgeçemeceğim gri eşofman altı. Götümü çok belli ediyor! Ama
çok rahat. Kirlenmiş külodumu sepete atıyorum. Çamaşır
sepeti gece Arda sayesinde darmadağın. Çıkıyorum evden.
Çıkarken Arda odadan çıkıyor. Çocuklara soruyorum, “Ben
çıkıyorum, bir şey istiyor musunuz?” diye. Arda, “Yok Günseli
abla, sağol.” diyor. Yürürken, nedense, karşı
koyamadığım bir istekle götümü kırıtıyorum.
Arda’nın baktığından eminim...
Arabayla markete gidip haftalık alışveriş yapıyorum,
geliyorum. Zar zor poşetleri taşıyarak yukarı
çıkıyorum. Benim oğlanı giderken görüyorum.
Kapıyı açıyorum, “Ben geldim!” diyorum. Ses yok. Arda gene
tuvaletten çıkıyor! “Aaa, Günseli abla! Geldin mi?” diyor. “Geldim
canım, benim oğlan nerde?” diye soruyorum. “Ha, o mu? Ya,
çıktı...” diyor. Çocuk heyecandan ne dediğini bilmiyor. “Nereye
çıktı?” diyorum. “Bakkala...” diyor. Oğlumu bakkala Arda'nın
yolladığını anlıyorum. Amacı belli.
Külotlarıma bakacak. “Tamam!” diyorum, geçiyorum mutfağa.
Aldıklarımı
yerleştirmeye başlıyorum. Arda mutfağa geliyor, “Abla
yardım edeyim!” diyor. Poşetler yerde. Benim onları alırken
domalmam gerekiyor. Ben domaldıkça, biraz göt çatalım çıkıyor.
Yapacak bir şeyim yok. Arda izliyor beni. Zaten Sweatimin
fermuarını da sıcaktan açmışım. Her yerim
Arda’nın önünde. Arda kendine göz banyosu yapıyor. Artık
gözlerini ayıramıyor benden. Beni sıcak basıyor. Arda, “Ben
içeri gidiyorum abla...” diyor, kabaran önünü gizleyerek.
Tuvalete gidiyorum banyodaki. Oturuyorum klozete. İşimi görürken,
gözüm kirli sepetine takılıyor. Bakıyorum. O arada benim oğlan geliyor eve. Arda
banyonun kapısını açıyor! Bu çocuk artık çok fazla
olmaya başladı! “Ay çok pardon!” deyip çıkıyor. Ben de
sifonu çekip, gidiyorum içeriye. Arda'yla konuşacağım
artık, yeter! Benim oğlanı çağırıyorum,
“Oğlum, ya fasülye almayı unutmuşum. Bir koşu gidip alsan
ya!” diyorum. Oğlum Arda’yı çağırıyor, birlikte gitmek
için. Oğluma sesleniyorum, “Ya sen git al, Arda niye gitsin seninle?
Şimdi beraber gittiniz mi 2 saatte gelmezsiniz. Akşama fasülye
yapacağım, hadi anneciğim!” diyorum. “Tamam anne ya of, yeni
geldin ama marketten!” diyor. “Hadi anneciğim, hadi aşkım!”
diyorum, oğlum çıkıyor.
“Arda salona gel!” diyorum, sert bir sesle. Arda anlam veremiyor. Geliyor, oturuyor
karşıma. “Sen ne yaptığının farkında
mısın? Ne demek oluyor bütün bunlar?” diyorum. “Ne yaptım ki
Günseli Abla ya!” diyor, savunmaya geçiyor. “Ayıp değil mi
oğlum, annen yaşında kadına bu kadar şey yapmak! Ben
annen yaşındayım senin, utanmıyor musun kapıyı
çalmadan banyoya girmeye?” diyorum. Arda utanıyor, “Ya Günseli abla valla
bilmeden oldu ya!” diyor. “Tamam ona birşey demiyorum, peki ya dün geceki
yaptığın ayıp? Benim oğlum senin annenin, ablanın
külotlarına baksa ne hissedersin?” diyorum. Arda utanıyor, yere
bakıyor. Kalkıyor. “Nereye? Dur gidemezsin, konuşacağız!”
diyorum, oturtuyorum. “Utanmıyor musun benim külotlarıma 31 çekmeye?
Kızımın sütyenine bakmaya? Götüme, memelerime bakmaya? Senin
annene baksalar böyle?” diyorum, kızgınlığımı
belli ediyorum. “Abla çok özür dilerim, nolur affet. Söz gelmem bir daha, ne
olursun ya!” diyor. Çocuk kıpkırmızı olmuş.
“Neden bakıyorsun bana Arda?” diye bağırıyorum. Arda
gözlerini ayıramıyor. “Neden?” diye gür sesle soruyorum. “Abla, biz
dün.. Ya.. Anla işte. Baya azdık...” diyor. “Biliyorum, dün
pornoları bağırta bağırta izliyordunuz!” diyorum. “Off
abla ya, deme öyle ya!” diyor. “Neden baktığını hala
söylemedin Arda?” diyorum. “Abla, şey... Ya azdım işte, anlasana
ya!” diyor. “Bana mı azdın Arda?” diyorum. “Evet abla!” diyor. Genç bir
erkek tarafından beğenilmek müthiş bir şey. “Nereme mesela
Arda?” diyorum. “Abla ne diyorsun sen?” diyor. “Kes sesini de söyle. Götüme mi
azıyorsun?” diyorum. “Abla, evet...” diyor. “Başka?” diyorum. “Şeyy...
Memelerine...” diyor. Yavaşça Sweatin fermuarını indiriyorum,
“Bunlara mı bakıyorsun Arda?” diyorum. “Abla kapat, utanıyorum!”
diyor. Kalkıyorum, “Bakarken utanmıyorsun ama!” diyorum. Sonra
oturuyorum. İyice memelerim açılıyor, ama uçları
görünmeden. “31 çekiyor musun bunları düşünüp?” diyorum. “Evet abla...
Dün gece onları düşünerek kaç posta çektim ben...” diyor. Çocuk iyice
açılıyor. Utanmaz!
“Dokunmak ister misin bunlara Arda?” diyorum. “Abla olmaz... Nolur,
utanıyorum...” diyor. “Ee, iyi madem!” diyorum. Kalkıyorum
mutfağa gidiyorum. Arkamdan geliyor. “Günseli abla... Çok seksisin!”
diyor. “Sahi mi? Nerem en seksi geliyor, elinle göster bakayım!” diyorum. Arkama
geçip avuçluyor götümü. “Buran abla...” diyor. “Hadi ya... Sikmek ister miydin
orayı?” diyorum. “Evet abla, evet!” diyor. “Ama veremem. Fakat oğlum
gelene kadar okşa götümü!” diyorum. Hemen okşamaya
başlıyor. Deliriyor bana. Bu beni çıldırtıyor. Ben ise
domatesleri doğruyorum. “Abla, nolur sokayım...” diyor. “Olmaz!
Birazdan oğlum gelir ya!” diyorum. “Abla nolur yaa!” diye yalvarıyor.
“Olmaz! Sadece okşa. İçine sok elini istersen!” diyorum. “Ohhhh!” diyor,
hemen elini sokuyor. Götümün yarığını ellemeye
başlıyor. “Abla delirtiyor götün beni yaa!” diyor. Biraz kalçamı
çıkarıyorum. Elini atıyor göt deliğime. “Abla bu ne ya?
Amma geniş delik?” diyor. “Yorum yapma, okşamaya devam et! Yoksa
siktir git evden!” diyorum. “Ee abla, kocaman oldu yarağım...” diyor.
“Git 31 çek!” diyorum. “Sokayım ya nolur! Tecavüz ettirme kendine!” diyor.
“Saçmalama! Vermeyeceğim demiyorum ki. Ama birazdan oğlum gelecek!” diyorum.
Ve götümdeki eli dolaşırken, oğlum geliyor. Hemen çekiyor elini.
Mutfağa geliyor oğlan, koyuyor masaya fasülyeyi.
İçeri gidiyorlar beraber. İçim kıpır kıpır.
Amıma elimi atıyorum, sulanmış baya. Kendimce Arda'ya bir
oyun yapacağım. İçeri gidiyorum, oğlanların
odasına. “Ben çıkıyorum, işim var biraz...” diyorum. Arda
çok zeki. Belki bana tecavüz etmek için kalkıyor o da. “Ben de gideyim,
hadi görüşürüz kanka!” diyor. Ben de, “Ee iyi, beraber çıkalım ozaman
canım!” diyorum. Arda'yla çıkıyoruz evden. Asansöre biniyoruz.
Asansörde beni ellemeye devam ediyor. Ben -3’e basıyorum. Orda kalorifer
dairesi var. Orda doyurayım bu salağı. İniyoruz. Kalorifer
dairesinin kapısı açık. Giriyoruz. Kapıyı
kapatıyor. Ve hemen yumuluyor dudaklarıma. Dudaklarımı deli
gibi emiyor Arda. Aç bir köpek gibi. Ben de karşılık veriyorum.
Vaktimiz çok az. “Arda, hemen yap git! Bir daha böyle bir şey olmayacak!”
diyorum. “Tamam ablam, güzelim benim!” diyor. Hemen arkamı
dönüyorum. Hafifçe eğiliyorum. İndiriyorum
eşofmanımı. Arda eli ayağı titreyerek, indiriyor
şortunu. Ve geçiyor arkama...
Amcığıma
hizalıyor, bir anda sokuyor. “Ohhh!” diye bir inleme geliyor benden. Arda,
“Ohhh! Yıllardır bu anı hayal ediyordum!” deyip, amıma sokmaya
başlıyor hızlı hızlı. Elimden geldiğince
sessiz olmaya çalışıyorum. Arda'nın yarağı,
genişlemiş amımı dolduruyor. Kalınlığı
çok iyi. Taşakları vuruyor. Ve vücudu benim götüme çarptıkça 'Şak,
şak, şak!' diye sesler geliyor. “Ihh Ihhhh! Sikk! Ohh! Doyur
yarağını! Neden önce gelmedin! Neden önce istemedin Ardaaaa!”
diyorum. Arda sessiz sessiz, arada Ohhh’layarak sikiyor beni.
Sonra çıkarıyor yarağını amımdan. Kuru kuru
dayıyor götüme. “Sen salak mısın? Nasıl sokmayı
düşünüyorsun kuru kuru?” diyorum. Hemen eline tükürüyor. Sonra
yavaşça giriyor götüme. Ohhh! Çok güzel. Uzun bir süreden götten
yemediğim için biraz acıyor, ama sonra alışık olan
deliğim kabul ediyor Arda'nın yarağını. Domalmaktan
belim ağrımış. Biraz doğruluyorum. Arda’yı götümden
çıkarmadan duvara dayanıyorum. Ve öyle sikiyor Arda beni. “Ohhh!
Günseli ablam, deliklerin harika! Ahhh! İnanamıyorum, rüyada
mıyım ben yaa! Ohhh!” diye sikiyor götümü. Ben ise sessiz sessiz,
Arda’yla duvarın arasına preslenmiş bir halde götüme
alıyorum koca siki. Arda dayanamıyor daha fazla, “Abla geliyorummm!”
diyor. “Sakın gelme içime!” diyorum. Ve çıkarıyor götümden. Yere
akıtıyor döllerini. Geldikçe geliyor. İnleyerek, dizlerinin
üstünde çömelerek akıtıyor döllerini. 7-8 dakika anca
sürmüştü beni sikmesi.
Sonra ben
kalkıyorum, külodumu çekiyorum. Eşofmanımı çekiyorum.
“Günseli abla, kusura bakma ya... Daha uzun yapardımda...” diyor.
Dudağını öpüyorum, “Önemli değil canım.
Heyecandandır, boşver!” diyorum. Sonra çıkıyoruz kalorifer
dairesinden. Asansörde bir kez memelerime dokunuyor. “Ama bunların
tadına bakamadım ya!” diyor. “Sonra bakarsın. Şimdi
birilerine yakalanmayalım!” diyorum. Yarağı halen dik.
İniyoruz asansörden. “Günseli abla, ne olur bir kez daha ver bana!” diyor.
“Olmaz! ” diyorum. Ve eve çıkıyorum...
Boşalamadım ben daha. Hemen banyoya giriyorum.
Kıllarımı aldığım makineli traş
bıçağının titreşimini açıyorum. Deliklerimde
gezdiriyorum. Ve dizlerimin üstüne çömelerek boşalıyorum. Sonra duş
alıp çıkıyorum. Uyuyorum tekrar...
0 yorum:
Yorum Gönder